29 Temmuz 2012 Pazar

ABANA

Memleketim...büyüdüğüm yer...her köşesinden bir anının çıktığı Batı Karadeniz' in küçük kasabası...

Ramazan' ın ilk günlerinde, tam iftar saatinde iki üç gün üstüste sis bastı...çok ilginçti...ilk defa böyle denizden doğru gelen sise tanık oldum burada...!
Bu fotograf sisin yukarıdan yani dağdan çekilmiş görüntüsü...ürkütücü...!

BUGÜN BULDUKLARIM

Evet 15 gündür Abana' dayım...Burası İstanbul gibi değil...Serin, püfür püfür esiyor...Ramazan' ın da etkisiyle bu sene daha bir dingin. Bazen bu sessizlik ve sükunet hali sinirimi bile bozuyor diyebilirim. Neyse, bugün canım denize gitmek istemedi. Evde oturdum ve dolaplardan annemin eski Burda' larını çıkardım. Her sene geldiğimde bakarım onlara. Baktıkça çocukluğumu hatırlarım, sayfalarını çevirirken o günlere dönerim, resimlere bakarken o zamanlar aklımdan geçenler beliriverir...eğlenirim.


Bu sefer bakarken en sevdiklerimin fotoğraflarını çektim sizlerle paylaşmak için. 60' lı, 70'li ve 80' li yıllara ait modeller var. 90' lar İstanbul'daki evde :))) Ayrıca örgü dergileri ve Samanyolu dergileri de var. 70' ler çok güzel, 80' lerin başları da ancak 85' den sonra ne olmuşsa olmuş moda bir çoşmuş :))) Vatkalar, bol kollar, kloş etekler ve saçlar :))) Korkunç...umarım tekrar moda olmazlar. Bence 80' lerin ikinci yarısı moda için kayıp yıllar :))))

Bu hırkaya bayıldım...

Şu minik kızın üstündekinden benim de vardı, yeşil kadifedendi benimki...annem dikmişti. Battaniyeden de örmüştü annem, hala kullanırız :))










Şu beyaz elbiseyi çok sevdim...sırt detayı çok hoş.






Bir an evvel büyüsem de şu elbiselereden diktirsem anneme diye hayaller kurduğum kıyafetler...



Bu etekten dikmişti annem...krem üstüne mor küçük puantiyeleri vardı...

Veeeee 80' lerin ikinci yarısı... Tam anlamıyla korkunç...!!!! Pembe elbise favorim ;)


Lego ve Benetton reklamları da buldum...

Bir de bu kazaktan örmeyi hayal etmişimdir hep... Mavi, beyaz ve kuşlar :)))

9 Temmuz 2012 Pazartesi

TATİİİİİİİİİL :)

Bir öğretmen tatile girince bloğu da tatile girer diye bir kural yok biliyorum ama gerçekten o kadar yoğun günlerdi ki hiç elim değmedi... İtalya' dan döndükten sonra annemleri yazlığa gönder, arkadaş buluşmaları, öğrencileri tatile gönder, seminer ve toplantılara katıl, ertelenen temizlikleri yap derken bugüne kadar gelmişiz. Şu günlerde müdürüme vekalet ediyorum, görev bitince doğru Abana...zira burası çok SICAAAAAAAK....!